ERİK SUYU KONSANTRESİ*

Bahçede bir sürü erik var. Bol bol oluyor, konu komşu da nasipleniyor ama yine de artıyor.Olgunlaşıp dökülmeye başladıklarında israf olmasınlar diye toplayıp bu tarifi yaptık. Her türlü erikle yapılabilir ama olgun erikleri değerlendirmek için güzel bir tarif. Özellikle gönül rahatlığıyla içebileceğiniz ev yapımı bir meyve suyu çıkıyorsa ortaya. Yaz gelince denemeyi unutmayın.

Malzemeler:
1kg olgun erik
1 buçuk litre su
1 bardak şeker

Erikler iyice yıkanır ve su ile bir tencereye alınıp iyice parçalana dek kaynatılır.Olunca soğuması için kenara alınır. Soğuyunca da ince delikli bir süzgeçten geçirilir ve bez bir keseden süzülür. Çıkan erik suyuna şeker katılır bir süre daha kaynatılır.İstenildiğinde üzerine su eklenerek servis edilir. Soğuk içilir. Afiyet olsun.

BARBUNYA PİLAKİ*

Dengeli ve sağlıklı beslenme adına her hafta baklagil tüketmeye elimden geldiğince özen gösteriyorum. Barbunyayı da çok sever ve yaparım.Faydalarını araştırırken zehirlenme sonrası iyileşme süresini hızlandırdığını okudum. Babam bu sene yediği bir şeyden zehirlenmişti. Hafif bir zehirlenmeydi çok şükür. O zaman bilseydim bol bol pişirirdik ona. Allah dermansız dert vermesin kimseye.

İşte faydaları:

Vücuda güç ve enerji vererek, bedensel ve zihinsel yorgunluğu giderir.

Vücudun gelişimini ve onarımını destekler.

Kemikleri güçlendirir.

Romatizma ve siyatik şikâyetlerini azaltır.

Böbrek rahatsızlıklarında etkilidir. Böbrekleri kuvvetlendirir. Böbrek kumu ve taşlarını dökmeye yardımcı olur.

Sinirleri kuvvetlendirir ve kalp çarpıntısını giderir.

Kandaki şeker miktarını düşürerek şeker hastalığına karşı faydalı olur.

Zehirlenmelerden sonra yenirse iyileşmeyi hızlandırır.

Kullanmadan önce bir gün kadar suda bekletilirse gaz yapıcı özelliği gider

Tarifimiz:

Malzemeler:
1 bardak barbunya
1 soğan
1 tk tuz
1 domates
1 yk domates salçası
1 tane patates

Barbunya bir gece önceden ıslatılır. Ertesi gün bir taşım kaynatılıp hafif yumuşatılır.Süzülüp bir kenara alınır.
Soğan yemeklik doğranıp tuz ile az yağda kavrulur.Pembeleşince rendelenmiş domatesler eklenir. Domatesler de kavrulunca salça eklenip kokusu çıkana dek kavrulur.Salçanın üzerine de süzülmüş barbunyalar katılır ve 1-2 bardak sıcak su eklenir.Su 3-5 dk kaynayınca küp doğranmış patatesler eklenir ve patatesler yumuşayana dek pişirilir.Afiyet olsun.

KABUKLU VE TUZLU, KAVRULMUŞ FINDIK

Denize bir arkadaşı Giresun'dan fındık getirmişti. Nicedir kırayım da bari yensin diye diye, bir yılı devirmek üzere. Bugün mü fark ettin diyeceksiniz. Hayır :)

Bir hafta oldu bunu yapalı ama yarın akşam için güzel bir çerez alternatifi olur diye düşündüm. Giresun'da kuzinelerde yapılır. Şimdilerde dışarıda da hazırları satılıyor. Ama malum ev yapımı gibi olmuyor.

Malzemeler:

yarım kg fındık

bir yemek kaşığı un

1 yemek kaşığı tuz,su

Fındıkları çatlatıyoruz. Tamamen krmıyoruz, sadece çatlayacaklar. Daha sonra su ile ıslatıp un ve tuz ile harmanlıyoruz. Bir fırın tepsisine koyuyoruz ve 150 derecede , 5 dk da bir tepsiyi sallayarak pişet iriyoruz. 15dk üzeri pişiyor. Piştiğini anlamak içn bir tane alıp kırın, buzdolabında bekletin. Eğer kıtır kıtır olmuşsa tamamdır. Çünkü sıcakken pişse de yumuşak oluyor, mutlaka soğumalı. Fındık kabukları da pişerken açılıyor , yerken sorun yaşamazsınız. Afiyet olsun.

ANANASLI YAŞ PASTA*

Yeni yıla tatlısız girmek olmaz. Şöyle en çikolatalısından en süslüsünden bir tarif yakışır. Sofranın en dikkat çeken lezzeti olacak. Tadıyla, görüntüsüyle doyuracak ve sizi memnun edecek bir tarif. Yeni yıla tatlı tatlı girmeniz dileğiyle.Yapımı da çok pratik. Her şey hazır olunca:)

Malzemeler:

1 hazır pandispanya

1 pk krem şanti

1 bardak küp küp doğranmış ananas(ya da konservesi)

2 yk dut reçeli

1 pk hazır çikolatalı sos

2bardak süt

süslemek için bir nektarin

fındık kırığı

Krem şantinin iki poşetini de bir bardak süt ile çırpıyoruz.Çikolatalı sosu su ile üzerindeki tarife göre hazırlıyoruz.1 kaşık dut reçeli ile bir bardak suyu karıştırıyoruz.Pasta kekini ayırıp her iki katı da bu sos ile ıslatıyoruz. Krem şantinin bir kısmını pastanın arasına yayıyoruz ve üzerine meyveleri serpiyoruz. Meyvelerin üzerine de çikolatalı sosun yarısından biraz fazlasını yaydıktan sonra diğer kek ile örtüyoruz. Kalan krem şantinin birazını süsleme için ayırıp kalanı ile pastayı sıvıyoruz.Bir çay kaşığı yardımıyla çikolatalı sosu halka halka pastanın üzerine döküyoruz. Daha sonra bir kürdan yardımı ile ortadan kenarlara doğru çekiyoruz. 

Kalan krem şantiye dut reçelini ekleyip krema sıkacagına dolduruyoruz ve pastanın kenarlarını süslüyoruz. Kenarlarına da fındık kırığı serpiyoruz. Ben tam ortaya nektarinlerden çiçek yaptım. Siz ananaslardan koyabilirsiniz.Afiyet olsun:)

BAHARATLI TAVUK*

Yeni yıla çok az kaldı, bir yılı daha devirdik Allahın izniyle. Yarın için tarif arayanlar olursa diye bugünden yayınlıyorum birkaç tarif. Yılbaşında özel bir şeyler yapmayız aslında, ama yine de ailecek toplanılması için güzel bir bahane diye düşünüyorum. Hep birlikte yapılan her şey özeldir, ve yılbaşını benim için özel kılan en önemli unsur bu. Hindi tarifleri tüm bloglarda yerini alıyordur. Ben hiç yapmadım ve yemedim, çok yağlı olduğunu ve uzun sürede piştiğini biliyorum. Yılbaşında illa özel bir yemek yapayım ama hindi olmasın diyorsanız benim gibi siz de bu tarifi tercih edebilirsiniz. Çok doyurucu ve hafif bir yemek. Kesinlikle mideyi rahatsız etmiyor. Malum yeni yıla karın ağrısı ile girmek istemeyiz. Bu tarif aralıktan kalma aslında.Sabırsızlanan aç insanlar olduğu için servisinde fotoğrafını çekemedim, bu pişmiş hali.

Malzemeler:
500gr tavuk göğsü
birer çay kaşığı  baharat(köri, toz biber, pul biber ,tuz,sumak)

Tavuk göğsünü küp küp doğrayıp bir tencerede kapağı kapalı bir şekilde pişmeye bırakalım. Suyunu bırakıp çekmesi gerekiyor. Daha sonra biraz tereyağ ilave edip kavuralım. Servisten hemen önce baharatları ekleyip karıştıralım.Afiyet olsun.

ANAM ÇÖREĞİ*

Anam çöreği iç yöresel bir tarif. İç yöresel çünkü sadece bizim ailede yapıldığını gördüm. Yapılınca sadece çay ile servis edilse bile bir büyük aileyi doyurabilir.Zaten yapılınca 5-10 tane yapılıyor. Tadı da görüntüsü gibi çok güzel. İnsanlar tarif istediklerinde iri doğranmış soğanın o kadar kısa zamanda pişmeyeceğini düşünüyorlar. Ama hiç şüpheniz olmasın çok güzel pişiyor.Ayrıca bu çöreğin bir güzel tarafı da, soğuk da yenebilmesi.

Daha fazla bekletmeden tarifimi vereyim:

Malzemeler:

aldığı kadar su

1kg un

tuz

1yk kuru maya

içi:

5 tane kuru soğan

1 kg lor peyniri

1 yk toz biber

tuz

İçi için soğanlar irice doğranır ve tüm malzeme harmanlanır. 

Hamuru yoğurup mayalanmaya bırakıyoruz. Biraz kabarınca 2 tane beze yapıp bunları, unlanmış tezgahta 20-30 cm büyüklüğünde açıyoruz. İlkinin içine iç malzemesini koyup ikinci hamuru üzerine kapatıyoruz ve kenarlarını kıvırıyoruz. Az yağlı tavada iki yüzünü de pişiriyoruz. Afiyet olsun.

PEYNİRLİ SEBZELİ KIR PİDESİ

Yerli malı haftası için değişik tarifler arardık bir zamanlar. Şimdi Allahtan internet var da işimiz kolaylaştı. Bu tarifi yapıp pikniğe gidebilirsiniz. Yanında ayran, biraz kısır bir de meyve varsa.. Bahar gelse de pikniğe yapsam bunlardan bol bol. Kardeşim de gelir inşallah o zamana :)

Malzemeler:
3-4 bardak un
1 pk instant maya
1 bardak kadar yoğurt
tuz

içi:
1 küp salamura inek peyniri
3 sivri biber
2 tane domates

Hamuru tüm malzemeleri karıştırıp yoğuruyoruz. Kabarması için üzerini örtüp kenara alıyoruz. Hamur kabarırken içi için peyniri rendeleyip bir kaseye alıyoruz. Domatesleri ve biberleri küçük küçük doğrayıp peynire karıştırıyoruz.
Kabaran hamuru üçe bölüyoruz. Uzun bir şekilde açtığımız hamurlara iç malzemeyi paylaştırıyoruz, uç kısımlarını birleştiriyoruz ve yağlanmış tepsiye diziyoruz.200 derece fırında üzeri kızarana dek pişiriyoruz. Afiyet olsun.

KARNABAHAR YEMEĞİ

Karnabahar yemeği pişerken eve bir haşlama kokusu yayılır ya. Normalde beni rahatsız etmezdi ama son zamanlarda pek hoşlanmıyorum. Bir yerde bu kokudan kurtulmak için ve daha beyaz karnıbaharlar elde etmek için içine çok az süt katıldığını okumuştum. Bir de haşlanırken kuru nohut atmak koku oluşmasını engelliyormuş. Bir dahaki sefere nohudu deneyeceğim sanırım :)

Aslında bu yemeğin tarifi klasiktir. Bu anneciğimin tarifi, çok da güzel olur. Ayrıca sebzeler kendi sularıyla piştiği için çok daha sağlıklı. İşte tarifimiz:

Malzemeler:

1küçük karnabahar
2 tane domates rendesi
1 tane havuç
1 tane soğan
yarım tk salça ve çok az su

Bir tencereye sırasıyla küçük doğranmış soğan,küp küp doğranmış havuç ve dallarına ayrılmış karnabahar dizilir. Üzerine domates rendesi yayılır. Tuzu ve yağı gezdirilir. Kapağı kapatılıp harlı ateşe koyulur. Kaynama sesi gelince altı kısılır ve yarım çay bardağı salçalı su eklenip karnabaharlar yumuşayana dek pişirilir.

DOMATES SOSLU HELLİM PEYNİRİ

Kahvaltıya ailecek değişik tarifler denemeyi seviyoruz. Çok fazla çeşit denenebilir, geniş bir alternatifi var.Normalde sert peynir yemiyordum. Kardeşim de sevmezdi. Son senelerde ne olduysa her türlü peynir seviyoruz neredeyse. Hellim peyniri de en sevdiğimiz peynir çeşitlerinden. Çiğ bir peynir olduğundan pişirmeden kullanmıyoruz, keza öyle kullanılıyor. Mangalda, tavada, yağda... Birçok şekilde yapılabiliyor. Bu da bizim yaptığımız şekillerinden biri. Aşağıdaki sofradaki tariflerden biriydi.Diğerleri de:

Sosis sote

Turşulu domates

Haşlanmış yumurta

Tereyağlı sahanda yumurta

Bisküvi

Menemen

Zeytin

Kolay katmer

Simit

Ballı muz

Şam tatlısı 

Salam

Zeytinyağı sosu

Reçel

Malzemeler:

biraz hellim peyniri

1 tane domates

kekik

Domateslerin kabuklarını soyup küçücük doğruyoruz. Bir tavada çok az yağ ile soteliyoruz. Dibini hafif tutturursanız daha güzel olacaktır. Pişince üzerine kekik serpip dilimlediğimiz peynirleri diziyoruz ve peynirler eriyene dek bekliyoruz. 

hellim biraz tuzlu bir peynir, domates de ekşi bir tat. O yüzden tuz eklemeden bile kullanabilirsiniz bu tarifi. Afiyet olsun.

İKİ RENKLİ KLASİK KEK*

Bu keki kardeşimin yanına giderken yapmıştım. Öğrenci evlerinde fırınları yok şu an. Fırınları gereksiz bir insana gerekmiş :) Ben de onlara kek yaptım abla olarak.Ama ne yazık ki elimdeki tek fotoğrafı bu kekin. Hatta bir de karaköy poğaçası yapmıştım ama onun fotoğrafını bile çekmemişim. Bir dahaki sefere artık. Kek alasik bir kek, iyice çırpılmışsa garantili ve güzel sonuç verir. 

Malzemeler:
2 tane yumurta
1 bardak yoğurt
1 bardak sıvıyağ
1 pk kabartma tozu
2 yk kakao
1 buçuk bardak şeker
2-3 bardak un

Şeker ve yumurta iyice köpük köpük olana dek çırpılır. Yağ ve yoğurt eklenir ve karıştırılır. En sonunda un ve kabartma tozu ilave edilerek iyice çırpılır. Karışımdan bir kısmı ayrılır ve içine kakao eklenir. Sade hamur yağlanmış kalıba yayılır. Kakaolu karışım da onun üzerine gezdirilir ve bıçakla şekil verilir. 30 cm lik borcamda 180 derecede pişirilir.

PATATESLİ YUMURTA

Yine bir kahvaltı tarifi ile karşılarınızdayız. Kahvaltı sofralarının aranılan güzelliği patatesli yumurta tarifi ile.. Mutlaka herkes biliyordur ama ben bir kenarda kalsın istiyorum. Arada kahvaltıya değişik ne yapabilirim diye düşününce, bakarsam fikir olsun. Yanında da peynir tabağı var. İçindeki peynirler:

Beyaz peynir

Biberli peynir

Eski ve yeni kaşar peynirleri

Antep peyniri

Malzemeler:

1 tane patates

2 tane yumurta

bir tutam maydanoz

karabiber, tuz, pul biber

Yumurtaları bir kaseye kırıp tuz ve baharatlarla çırpıyoruz. Patatesleri küçük küpler halinde doğrayıp az yağda kızartıyoruz. Kızaran patateslerin üzerine yumurtaları döküp hızlıca harmanlıyoruz ve servis tabağına alınca da doğranmış maydanozla süsleyip servis ediyoruz. Afiyet olsun.

ZEYTİNYAĞLI YAPRAK SARMASI

İnanın hep merak etmişimdir; ilk sarmayı yapan insanın hayal gücü nasıldı, yoğurt ilk nasıl bulundu, kefir mayasının sırrı nedir, mantıyla uğraşmayı nasıl akıl etmişler, ateş nasıl bulunmuş...

Nasıl bir insan bir yaprak alıp onun içine pirinç sarıp pişirmeyi hayal etti acaba. Yoğurt konusunda birazcık aydınlanmış hissediyorum kendimi zira karınca yumurtasından yoğurt yaptım. Tarifi ilerleyen günlerde yazarım unutmazsam. Ama kefir hala benim için çok gizemli.

Bu sarmalar da yazdan kalma. Kendi topladığımız asmalarla yaptık. Kardeşimin elleri küçücüktür, maşallah, onun parmakları kadar küçük sarmalarımız oldu.İçini kavuruyorum normalde ama bu kez kavurmadık. Annem kavurmadan yaptı, ondan aldık tarifini. Hem meze hem ana yemek olabilir bence. Sevmeyeni de yok üstelik.Buyurun tarifimize:

30-40 tane asma yaprağı

1 bardak pirinç

10 diş sarımsak

3-4 tane soğan

3-4 tane domates

bir demet nane

1 demet maydanoz

kimyon, pul biber

salça, tuz, sıvıyağ

Soğan ince ince doğranır. Sarımsak da doğranır. Pirinç yıkanıp soğan ve sarımsakla karıştırılır.

Domatesler rendelenir ve karışıma eklenir. İnce doğranmış otlar, yağ ile baharatlar da ilave edilip karıştırılır.

Asma yaprağı rengi dönene dek alt üst edilerek haşlanır. Sararması yeterli.

Daha sonra yaprakların damarlı kısımları üstte kalacak şeklide serilip içten koyulur ve sarılır. Bir tencereye boşluk kalmayacak şekilde dizilir. Üzerine çıkmayacak kadar su ilave edilir ve çok kısık ateşte pirinçler yumuşayana dek pişirilir. Pişmesine yakın zeytinyağı gezdirilir. Servis edilirken de limon dilimi ile süslenir.

TAHİNLİ KATMER*

Kardeşimle hazırladığımız bir kahvaltı sofrasından bu tarif. Babam böyle kıyır kıyır lezzetleri çok sever. Antalya da malumunuz tahin ve çeşitleri bakımından oldukça zengin.Susamların toplanması aşamasına katılan biri olarak söyleyebilirim ki epey zahmetli. Yine de bir mucize susam tanelerinin o kapsülün içinde olmaları. Eskiden , ben çocukken, susam sapları kurusun diye çadır şeklinde birbirlerine dayanırlar ya, o çadırların arasında oynardık ne güzel. Keşke yeniden çocuk olabilsek, tüm yitirmişliklerimizi geri alıp..

Fazlaca anıya dalmamak gerek. Hal böyle olunca katmer tarifi paylaşmamak olmaz dedim. Sıcak sıcak pişince yenmeli, dışarıdan alınanlara güven olmuyor malum. Bir keresinde son kullanma tarihi geçmemesine rağmen aldığımız katmer bozuk çıkmıştı. Dava açmaya kalksam kazanırdım yani :) Ama canına yandığım güzel ülkemde hakkını arayan olan hakkından da oluyor ne yazık ki. 

Tahinin faydalarına da bakalım:

1. Minerallerden zengin bir besindir. İçeriğinde iyi miktarda fosfor, lesitin, demir, potasyum ve magnezyum bulunur.
2. Tahin, karaciğerin temizlenmesinde etkili olan metioninden zengin bir besindir.
3. İçeriğindeki antioksidanlar toksin maddelerin zararlı etkilerinden vücudu korur.
4. Çok iyi bir kalsiyum kaynağıdır. Kemik gelişimine katlı sağlar. Kemik erimesinin önlenmesine yardımcı olur.
5. Vitaminlerden zengindir. E vitamini ve B grubu vitaminlerden B1, B2, B3, B5 ve B15 tahinde iyi miktarda bulunur. Özellikle antioksidan bir vitamin olan E vitamini kanserlerden korunmanızı sağlar.
6. Hücrelerin sağlıklı büyümesine yardımcı olur. Hücrelerin yapısını korur. Yaraların iyileşmesini hızlandırır.
7. Cilt sağlığına katkı sağlar.Gençlik kaynağıdır. Özelliği ise hücreleri yenilemesi ve yaraları kapamasıdır. 
8. İyi bir protein kaynağıdır.Tahinin hammeddesi olan susam, besin maddelerinin kralıdır. Susamda yüzde 45 protein, yüzde 55 yağ vardır. İki çorba kaşığı tahinde yaklaşık yarım kilo biftekteki kadar protein vardır.
9. Alkali minerallerden zengin olması sebebiyle vücudun asit-baz dengesinin düzenlenmesine yardımcı olur. Bu yolla kilo vermeye katkı sağlar.
10. Demir eksikliğine bağlı kansızlığın önlenmesinde etkilidir.
11. İçeriğinde sağlık için çok faydalı olan yağlar bol miktarda bulunur.
12. Yaşlanmaya bağlı görülen Alzheimer hastalığının önlenmesi ve tedavisinde etkilidir.
13. Bağışıklığı güçlendirerek hastalıklara karşı koruma sağlar.
14. Safra taşlarının düşürülmesine yardımcı olur.
15. Anne sütünü arttırıcı etkisi bulunmaktadır.

  

Tabi her şeyin fazlasının zararlı olduğunu da unutmamak lazım. İşte tarifimiz:

Malzemeler:
1 su bardağı tahin
yarım bardak pudra şekeri

hamuru:
1pk instant maya
1 bardak ılık su
bir tutam tuz
aldığı kadar un

Hamur için tüm malzemeleri karıştırıp unu da azar azar ekleyerek kulak memesi yumuşaklığında bir hamur yoğurun. Yumurta büyüklüğünde bezeler koparıp  unlanmış tezgaha koyun.
Tahin ile şekeri karıştırın. Hamuru unlanmış bir zeminde ince bir şekilde açıp tahinli karışımdan üzerine sürün ve kenarından başlayarak rulo yapın. Ruloyu da kendi etrafında dolayıp ucunu altına sokun. Yine unlanmış bir tezgahta yavaş hareketlerle açın ve sacda iki yüzünü de pişirin.Sac yerine yapışmaz yüzeyli bir tavada da pişirebilirsiniz. Afiyet olsun.

ÇİKOLATALI HİNDİSTAN CEVİZLİ MUFFİN*

Kardeşimle birlikte olunca mutlaka bir kek denememiz olur. Böyle söyleyince yemeyi sevdiğimizi düşünebilirsiniz ama biz tamamen yapıcıyız :) Bu kekleri de yeni aldığım topkek kalıplarımı denemek için yaptık.Muhteşem oldular. Çikolatanın o nefis tadı ile hindistan cevizi.. Mmm, bir ara yeniden yapmalıyım. Bu kek bize bayağı zahmet verdi aslında. Kalıpları nasıl kullanacağımızı bilmiyorduk, araştırdık.Malzemeleri tasarladık.Hatta evde yumurta da yoktu sırf bunun için gidip marketten iki tane yumurta aldık. Eskiden komşudan istenirdi böyle şeyler, şimdilerde herkes birbirine ne kadar da yabancı.

Buyrun muhteşem ötesi top kek tarifimize:

12 tane.

Malzemeler:

2 tane yumurta

1 bardak şeker

3 kaşık kakao

2-3 su bardağı un

yarım bardak yoğurt

1pk kabartma tozu

1 çay bardağı sıvıyağ

içine:

hindistan cevizi_ ıslayacak kadar su

1 çay bardağı damla çikolata

İlk önce hindistan cevizini biraz su ile ıslıyoruz.Toz gibi olmaması gerekiyor, toplanması yeter.

Kek için yumurtayı şekerle çırpıyoruz. İlk önce sıvı malzemeleri daha sonra da unu, kakaoyu ,kabartma tozunu ve damla çikolatayı ekleyip iyice birbirlerine yediriyoruz. Kalıplarımızı çok hafif yağlayıp kek hamurunu kalıbın yarısına gelecek şekilde kalıplara paylaştırıyoruz. Bu hamurun üzerine birer çay kaşığı hindistan cevizinden koyup kalan hamurlarla hepsinin üzerini kapatıyoruz. Bir fırın teli üzerine kalıplarımızı yerleştirip, teli fırının orta konumuna koyuyoruz. 180 derece fırında  pişiriyoruz. Afiyet olsun.

SEBZELİ MAKLUBE

Malum öğrenci evlerinin yemeği olarak bilinse de aslında bir arap yemeğidir maklube. Kat kat pirincin arasına dilenen malzeme eklenerek yapılır. Yanında başka yemek gerekmez. Sadece salatayla ya da yoğurtla ya da her ikisiyle birden servis edilmesi yeterlidir. Bir nevi pilav aşuresi gibi geliyor bana.Güzel bir davet pilavı olabilir kendilerinden.Hep etlisini yapıyordum bugün de sade sebzelisini denemek istedim, çok da hoş oldu.
İşte tarifim:

Malzemeler:
2 su bardağı pirinç
2 yemek kaşığı tereyağ
yarım su bardağı haşlanmış nohut
yarım su bardağı haşlanmış bezelye
1 tane geniş dilimlenmiş ve kızartılmış patates
3 tane kızartılmış biber
2 tane soğan

Pirinçler tereyağ ve tuz ile güzelce kavrulur. Bir tencerenin altına halka doğranmış soğanlar dizilir.Soğanın üzerine kavrulan pirincin üçte biri yayılır. Üzerine kızartılan patatesler, onların ardından biberler dizilir. Biberlerin üzerine kalan pirincin yarısı dökülür ve yayılır. Bu kata da bezelye ve nohutlar koyulur. En süt de kalan pirinçle örtüldükten sonra pirinçlerin üzerine çıkacak kadar su eklenip ilk önce harlı ateşte sonra altı kısıkta hiç su kalmayana dek kapağı kapalı pişirilir. Pişince ters çevrilerek servis edilir.

MEYVELİ PASTA

Babam pasta yemeyi sevmediği halde bu pastadan en az 2 dilim yedi. O yüzden benim için ayrı bir yeri vardır :) Yalnız kendime düştüğüm notlar da var bu pastada. Tarifi kendi yaptığım şekilde vereceğim, bir dahaki sefere yaparsam neler yapmalıyım onları da not düşeceğim. Siz nasıl isterseniz öyle yapabilirsiniz.
Ben kremayı tam sogumadan yapmıştım pastayı.Biraz soguyunca dökmek gerek, benimki kenardan aktı biraz.Ayrıca kekin şekeri fazla gibiydi ve krema biraz katı oldu gibi.Biraz daha az un ve şeker koymak gerek.

Malzemeler:

beyazları ve sarıları ayrı 4 yumurta
4 fincan şeker
bir tutam tuz
bir damla vanilya aroması
1 fincan ılık su
4 fincan un

çilek reçeli ve su (ıslamak için)

ara krema
3 bardak süt
2 yumurta sarısı
vanilya aroması
yarım bardak şeker
1 bucuk çay bardağı un

(üstüne)
1bardak süt ve dr oetker krem şanti
yarım bardak süt ve orman meyveli sos.
meyve ve tart jölesi.

Yumurta sarılarını şeker ile iyice çırpalım.Kokusunu alması için vanilya aroması damlatalım. Beyazlarını da ayrı bir kapta tuz ile iyice katılaşana dek çırpalım. Beyazlara bir damla sarı gelmemeli.
Sarıların içine suyu ve unu da ekleyelim. En sonra beyazları söndürmeden unlu karısıma yedirelim.20 cm yağlanmış kare borcamda ve önceden ısınmış 180 derecede pişirelim.
fırından ilk cıktıgında kullanmayacağız. İlk çıktığında sallanıyor olabilir hamur, daha fazla pişirmeyin.Bir gece fırın telinde bekleyecek.
Krema için tüm malzemeleri karıştırılıp pişirilir ve soğuması için kenara alınır.
Krem şanti hazırlanır.Yarım bardak süt ile meyveli sos da tarifine göre hazırlanır. Meyveler ve çikolata doğranır. Ben kiraz , şeftali ve evdeki şekerlerden kullandım.
Jöle de üzerindeki tarife göre hazırlanır ve o da bir kenara alınır.
Şimdi geldi birleştirmeye. Çok malzeme var gibi görünse de yapmaya başlayınca kolay olduğunu göreceksiniz.
Bir gün dinlenen kek üç parçaya bölünür.Çilek reçeli ve su karıştırılıp bu sıvı ile her katı ıslanır. Arasına krema ve meyveler, meyvelerin üzerine biraz daha krema koyulup ikinci kat kek kapatılır. İkinci katın üzerine de krema ve meyveler koyulduktan sonra son kat kapatılır ve krem şanti ile üzeri kaplanır.Krem şantinin kalanıyla kenarlar süslenip pastanın üzerine meyveli sos gezdirilir.  Meyve dilimleri ile süslenip meyvelerin solmaması ve kararmaması için jöle üzerine gezdirilir.Afiyet olsun.

İÇLİ EKMEK

Bu ekmek de evdeki malzemelerden ne yapsam da doyurucu olsa hem de güzel olsa düşüncesiyle ortaya çıktı.Yumuşacık bir lezzet çıktı ortaya. Kapalı pizza diye bir şey var mı bilmiyorum ama bence kesinlikle olmalı.Bu tarife pizza demiyorsam tamamen sebzeli bir içe sahip olmasından. Ben domatesin hamurlaştıracağından korkmuştum ama hamuru da çok güzeldi, kıvamı yerindeydi. Gözlerinizi kapatınca kendinizi italyanın sahil kasabalarından birinde hissetmek istemez misiniz :) Bayanlar, ben diyeyim Carlos siz deyin Leonardo'nun elinden çıkma bir tarif.Gerçekten güzel oldu.

 Fesleğenin bol olduğu zamandan kalmış klasörde. Bahçedeki saksılarımızdan taze taze koparıyoruz tüm yaz. Benim bahçem yok ama kapının girişinde saksıda büyütüyorum ben de. Yazdan kalma bir tarif gelsin şöyle ayaz kış gününe inat. 

Malzemeler:

hamuru:

5 bardak un

1 buçuk kaşık kuru maya

1 bardak ılık su+ aldığı kadar ılık su

1 tk şeker

1tk tuz

içi:

bir tutam fesleğen

3domates

3 tane biber

1 tane soğan

tuz,karabiber

üzeri için biraz yoğurt

İlk önce kabarmasını bekleyeceğimiz için hamuru yoğuruyoruz. Bunun için ılık suyun içinde maya ve şekeri eritip kabartıyoruz. Kabaran mayayı unun ortasına döküyoruz ve tuz ile birlikte azar azar su ilavesiyle yumuşak bir hamur yoğuruyoruz. Üzerini örtüp iki katına çıkana dek bekliyoruz.

İçi için de soğanı küp küp doğrayıp zeytinyağında pembeleşene dek soteliyoruz. Daha sonra üzerine küp doğradığımız sivri biberi ekliyoruz. Onunla da biraz kavrulunca domatesleri ,tuzu ve karabiberi ekliyoruz. Ve kapagı kapatıp domatesler yumuşayana dek pişiriyoruz. En son , ocaktan alınca ince doğradığımız feslegeni de ekleyip kenara alıyoruz.

Yuvarlak bir fırın tepsisini yağlıyoruz. Kabaran hamuru ikiye bölüp bir bezeyi tepsi büyüklüğünde açıyoruz. İç harcı bu hamurun üzerine yayıp diğer hamuru da açarak üzerini kapatıyoruz.Bıçakla istediğimiz şekilde dilimliyoruz ki içi de pişsin. Üzerine fırça yardımı ile yoğurt sürüp fırında üzeri kızarana dek pişiriyoruz.Biraz soğuyunca dilimlemelisiniz, iç malzemesi oldukça yakıcı olabiliyor.

ÇEMEN

Ev yapımı ekmek üzeri, ev yapımı çemen. Bundan daha güzel bir şey olabilir mi sabah sabah. Kahvaltı bizim için en sevilen öğün ve bir seramoni halinde geçiyor her seferinde. Çok şükür. Kahvaltıdan sonra oturup dinleniriz hatta, o kadar :D

Malzemeler:
2 diş sarımsak
1tatlı kaşıgı köfte baharı *
1 kasık domates salçası
2 kaşık ekmek ezmesi
bir kaşık sıvıyag
1 tk ceviz ezmesi

Sarımsakları ve cevizi dişe gelmeyecek şekilde ezin.Ekmeği kurutup ezebilir, robottan geçirebilir ya da galeta unu kullanabilirsiniz. Salçayı, baharatı ve yağı tüm malzemeye ekleyip karıştırın ve tatların işlemesi için 10-15 dk bekletin. Afiyet olsun.

PIRASALI BÖREK

Pırasalı börek denemeyen kaldı mı? Varsa kesinlikle hemen denemeli. Diğer böreklerin önüne geçebilir listesinde. İçerisinde pırasa tadı ve kokusu kesinlikle kalmıyor. Pırasa pırasa gibi olmuyor, daha değişik bir şeye dönüyor. Okul zamanı çok yapardık öğrenci evimizde. Malzeme az da olsa bol geliyordu tadı. Misafirlerinize değişik bir börek yapmak isterseniz pırasalı tercihiniz olabilir. 

Bir arkadaşım vardı üniversitede. Bu böreği yapmıştık akşam gelince sofrayı kurduk. Börek aslında yemeğin yanında sönük kalmalıydı. Şimdi hangi yemeği yaptık hatırlamıyorum. Ama bir tepsi börek bitmek üzereydi sofradan kalkarken. Sonradan nasıl yaptığımzı sordu. Tarifini verirken içinde pırasa olduğunu öğrenip çok şaşırmıştı. Otlu bir börek sanmış. Giresun'da bol ot var malum. Biz de biraz meraklı bir gençliktik :)

Malzemeler:

1 kg yufka

3-4 tane pırasa

3 yemek kaşığı yoğurt

1-2 yemek kaşığı beyaz peynir ya da lor peyniri

tuz, karabiber

yufkaları ıslamak için:

1,5 su bardağı yoğurt

yarım su bardağı sıvıyağ

1 tane yumurta

çörekotu

Böreğin içi için pırasaları güzelce yıkayıp ince ince doğrayalım. İçine tuzunu ve karabiberini ,peyniri ekleyip en son da yoğurt ile bir karışım hazırlayalım ve kenara alalım.

Bir fırın tepsisini sıvıyağ ile yağlayalım. Bir kilo yufka 6 taneden oluşuyor. Aralarını soslayarak iki yufkayı tepsiye serelim. İkinci yufkanın üzerine kenarlara çok gelmeyecek şekilde için yarısını yayıyoruz. Üzerine yine aralarına sos sürerek iki yufka daha yerleştiriyoruz.Kalan içi de bu kata yayıp kalan yufkaları da öncekiler gibi yerleştiriyoruz. En üste de sos sürüp çörekotu ile süslüyoruz. 180 derece civarı fırında üzeri kızarana dek pişiriyoruz. Afiyet olsun.

YUMURTALI EKMEK

Yumurtalı ekmek annem sayesinde yıllarca yiyemediğimiz bir lezzet. Anneciğim yumurta kokusunu hiç sevmez, biz de ister istemez bir ön yargı geliştirmişiz. Ama bu tariften sonra kahvaltılarımızın favori lezzetlerinden birisi oldu. Fotoğrafı çekmek için kamerayı getirene kadar dayanamayıp bir ısırık bile alınmış, ben de bu anı da ölümsüzleştireyim dedim.:)

Malzemeler:
1 tane yumurta
bayat ekmek dilimleri
karabiber, tuz, pul biber(istenirse)
bir kibrit kutusu büyüklüğünde beyaz peynir
kızartmak için tereyağ*

Bayat ekmekleri elimizden geldiğince ince dilimliyoruz. Yayvan bir tabakta yumurtayı çırpalım. Tuzunu ve baharatlarını da ekleyip en son ezilmiş peyniri ilave edelim. Bir tavada bir yemek kaşığı tereyağı kızdıralım. Bayat ekmekleri yumurtalı karışıma batırıp kızartalım. İsterseniz arkalı önlü batırıp da kızartabilirsiniz. Afiyet olsun.

KURU YAPRAKLARDAN GÜL YAPIMI

Bahçemizde annem ve canım babamın ektiği bir sürü ağaç var.Maşallah. Sonbaharda bu ağaçların seyrine doyum olmuyor. Sarının ve yeşilin tonlarında giyinip dökünüyorlar. Bahçede dolaşırken o kadar güzel geldi ki daldaki dökülmek üzere olan yapraklar, birazını topladım.Bu hamma ağacı. Hamma bu meyvenin buradaki ismi, genel olarak Trabzon hurması diye biliniyor. Ne yapacağıma daha karar vermeden topladım :) Sonra baktım bunlardan çiçek olur bir deneyeyim dedim, ortaya bu çıktı işte. Aslında uzun uzun anlatmama gerek yok, fotoğraflardan belli oluyor. Ama yine de anlatmadan geçmeyeyim. Bir yaprağı ortadan ikiye böldüm , kendi etrafında döndürüp bir rulo yaptım. Diğer yaprakları da üzerine dolayıp kat kat devam ettim sonunda bir iple bağlayıp sabitledim. Bu kadar Anneciğim onu yeşil bir çiçeğin üzerine koymuş en son, değişik bir çiçek açmış gibi görünüyordu.

KREP

Krep kolay gibi görünen ama tutturması zor olan tariflerden.Alışan göz kararı yapabiliyor ama ilk defa krep yapacaklar için ölçü şart. Bu ölçüler garantilidir. Kabarık kabarık, yumuşacık krepler isterseniz bir de benim tarifimi deneyin derim. Çocuklarınıza kahvaltıda sevecekleri bol proteinli bir güzellik yapmak istemez misiniz :) İster çikolatalı krema ya da bal gibi tatlılarla, ister peynir gibi tuzlularla ikram edebilirsiniz. 

Malzemeler:
2 Tane yumurta
1 bardak süt
3-4 kasık un*
yarım çay kaşıgı karbonat

Yumurtaları bir kaseye kırıp güzelce çırpıyoruz. İçine 1 bardak sütü ekleyip unu azar azar ilave ederek pütürsüz bir karışım yapıyoruz. En son karbonatını da katıyoruz. Bir tavayı kızdırıp içine yarım yemek kaşıgı sıvıyağ döküyoruz. Sadece ilk sefer için. Krep karışımından bir kepçe tavaya döküp yayıyoruz ve bir yüzü pişince diğer tarafını çeviriyoruz. İkinci krebi pişirirken yağ koymamıza gerek yok. Böyle tüm krepleri pişiriyoruz. Afiyet olsun.

HİNDİSTAN CEVİZLİ KEK

Kardeşim bir ara hindistan cevizli kakaolu keke takmıştı. Onun canı dönem dönem böyle şeyler ister. Bu kek de bu hezeyandan çıkma bir kek. Tarifi bize ait. İçerisinde hindistan cevizinin yanında hindistan cevizi yağı da var, aroması daha çok hissedilebiliyor. Hindistan cevizi yağı tüm aktarlarda mevcut, hatta artık aromatik yağları büyük marketlerde bile bulmak mümkün. Değişik bir kek denemek isterseniz işte tarifimiz:

Malzemeler:

2 buçuk bardak un
1kahve fincanı hindistan cevizi
1 çk hindistan cevizi yagı
1 çk karbonat+1 pk kabartma tozu
1 tepeleme yemek kaşığı kakao
1 şişe soda(maden suyu)
1-2 kasık sıvıyağ
yarım bardak şeker

Yumurtayı şekerle beyazlaşana dek çırpalım. üzerine hindistan cevizi yağını ekleyelim. Sonra sırasıyla sıvıyağ,soda, kakao, hindistan cevizi, un ve kabartıcıları ekleyelim. Bütün malzemeler iyice karışınca yağlanmış tepsiye karışımı dökelim. Fırının orta konumunda 180derecede  üzerine kürdan batırınca kürdanın temiz çıkabileceği kadar pişirelim. Afiyet olsun.

SIKMA

Şimdi tariflerime şöyle bir baktım da ne kadar hamur işi seven biri gibi görünüyoruz. Aslında bu hamur işlerini güzel yapan bir aile olmamızdan kaynaklı. Maşallah bize :)
Sıkma Adana ve Mersin dolaylarında çok yapılır. Soğan sevmeyenler bile bu tarif ile soğana müptela olacak. Her yerde farklı tarifler var aslında. Bazısı bol baharatlı yapıyor. Kimyonlu,acılı vb.. Bazısı peynirle bazısı çökelekle yapıyor. Bazısı içine soğan koymuyor ki akıl alır gibi değil. Annemin deyimiyle ; bunu bir yiyen pişman bir de yemeyen :) Soğan yiyeni hiç rahatsız etmeyecek o yüzden tariften soğanı lütfen çıkarmayın.
Hani çok güzel tariflerin aslında hep çok kolay bir yapılışı vardır. Ama siz tadına bakınca içerisinde gizli bazı şeyler , bir gizli tarifi olduğunu falan düşünürsünüz . Bu tarif işte tam o tariflerden. Benim için çok özel bir tarif, aslında kendime saklamayı düşünüyordum ama güzellikler paylaşılınca daha bir güzel oluyor. Amma da uzattı iki sıkma için diyeceksiniz biliyorum ama yeyince anlarsınız :) Çok basit ama içerisinde ne var bunun , böyle sanki farklı bir baharat koymuşlar diyeceğiniz bir tarif. Yanında bol köpüklü bir ayran ile muhteşem oluyor.

Malzemeler:

3 bardak un+ 2 yemek kaşığı un
1 bardak sulu yoğurt
yarım bardak su
tuz

1 bardak çökelek-lor
3 tane soğan
3 yemek kaşığı tereyağ

Unu tuzu ve yoğurdu karıştırarak hamuru yoğurun. Mayalı bir hamur yapmamıza gerek yok ama elinizde varsa artan mayalı hamurdan da yapabilirsiniz.
İçi için soğanları piyazlık doğruyoruz ve yağını tuzunu ekleyip soğanlar yumuşayana dek kavuruyoruz. Soğanlar yumuşayınca altını kapatıp üzerine çökelek ilave ediyoruz.
Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp pişireceğimiz yapışmaz yüzeyli tavaya sığacak kadar açıyoruz. Harlı ateşte iki tarafını da pişirip daha sıcakken içerisine iç malzemeden koyup dürüm yapıyoruz. Afiyet olsun.

RUJ YAPIYORUZ

Hiçbir şey imkansız değildir. Evde ruj yapmak da buna dahil. İhtiyacımız olan sadece biraz şevk. Çok sevdiğim bir rujum vardı.Bitmek üzere diye kullanmaya da kıyamıyorum. Öylece evde bekliyordu.Dudaklarım çatladığında vazelin ya da bal sürüyorum. İyi geldiğini herkes bilir. Neden olmasın diye düşündüm.

İşte malzemeler:

boş bir ruj

1 çay kaşıgı vazelin

kürdan

Vazelini benmari usulü bir kapta eritiyoruz. İçine kalan rujumuzu koyup hızlıca karıştırıyoruz. Donma süresi hızlıdır biraz hızlı yapmalısınız. Daha sonra ruj şişesinin içine bu sıvıyı döküyoruz ve donmaya bırakıyoruz. İşte bu kadar, aynı tona sahip rujumuz hazır. Rujları da buz dağı gibi yapmıslar bu arada. Üstte kalan kısmı kadar altında da var neredeyse. Dudaklarınızı dolgunlaştırmak isterseniz karısımın içerisine  tarçın yağı damlatabilirsiniz.Ya da daha farklı bir renk isterseniz farlarınızdan karıştırabilirsiniz. 

KAŞIK SALATA

Kaşık salata her yemeğin yanına müthiş uyum gösterebilir. Özel ve farklı bir salata aramanıza gerek yok. Hayat kurtarıcı. Özellikle etli bir şey varsa sofrada, o yemeğin ekürisi bu salata olacak. Salatanız yemekten daha çok bile konuşulabilir. Ben öyle sirkesini tuzunu herkes kendi atsın salatalarından hiç hoşlanmıyorum. O salata değil bence ortaya bir karışım. 

Malzemeler:
2 orta boy domate
2 adet sivri biber
1 orta boy soğan
1 çay kaşığı kuru nane
1 çay kaşığı pul biber
1 çay kaşığı sumak
yarım limon
tuz ve arzuya göre çok az sıvıyağ

Uzun uzadıya tarif vermeyeceğim, önemli olan küçük doğramak. Tabi ezme salata kıvamında da olmamalı. Tüm malzemeleri karıştırıp iyice harmanlıyoruz.

KEPEKLİ EKMEK TARİFİ

Bu gün de bir ekmek tarifi ile karşınızdayız :) Kepekli un altım ve bunun şerefine bu tarif ortaya çıktı. Kepekli undan ekmek yapmak biraz risklidir malum, kabarmama şansı yüksektir. Ama bu ekmek hem çok güzel kabardı hem de tadı muhteşemdi.

4 bardak un
1 buçuk bardak peyniraltı suyu ya da ayran
1 tk tuz
3 küp şeker
1 pk maya


Hamuru tüm malzemeleri katıp yoğuruyoruz. Ele yapışan bir hamur olmalı, o yüzden ölçülere sadık kalmalısınız. Ele yapışıyor nasıl olsa, diye düşünüp yoğurmayı bırakmayın yine de. İyice yoğurun ve üzerini örtüp sıcak bir yerde mayalanmaya bırakın. Sıcak bir yer yoksa bir tencerede su kaynatıp hamurun olduğu kabı üzerine oturtabilirsiniz. İki katına çıktığı zaman unlanmış bir zemine ters çevirin. Ellerinizi de unlayın ki hamur yapışmasın çok fazla. Şöyle bir toparlayacağız, yeniden yoğurmayacagız ekmeği.Toparladıktan sonra unlanmış bir fırın tepsisine koyup 200-220derecede üzeri kızarana dek pişiriyoruz. Sıcakken üzerine tereyağ sürmek gibisi de yok bu arada :)

KAVURMALI GÜVEÇ

Et yemeklerini çok seven bir aileye sahip olunca klasikleşmiş yemek tariflerniz oluyor. Bu da onlardan biri. Birçok şekilde yapabilirsiniz. Sunumu güzel bir tariftir. Gözü de doyurur. Bereketlidir, porsiyonluk olduğu için misafir sofralarına çok uygundur. Yanında salata ile muhteşem bir öğün sayılabilir. Daha ne olsun bu gariban güveçceğiz :)

İşte tarifi: iki kişi için.

malzemeler:
4kibrit kutusu büyüklüğünde kavurma
2 tane domates
1 tane patates
4 tane biber
kaşar peyniri
yoğurt ve un
ve güveç

Güveç kaplarını halamın oğlu getirmişti sağolsun.  Çok severek kullanıyorum. Bunların içi sırlı o yüzden ilk kullanımda sadece yıkanıp kullanılabiliyor. Bir tane de büyük güvecim var. Toprak tencere halini koruyor, içi sırlı değil. Kullanmadan önce yağlayın ve o yağı çektirin yazıyordu gelen talimatta. Ancak annemin de var aynından, onu bir gece su dolu bir kovada beklettik. Ertesi gün de içine su koyup biraz kaynattık. yıllardır kullanıyor hiçbir şey olmadı çok şükür. Tanıdıklardan yağlanınca koku yaptıgını duydum, bu şekilde güveç hiç koku yapmıyor. Gelelim tarifimize.
Bende kurbandan kalan kavurma vardı onu kullandım. Kavurma kullanmayacaksanız önce eti kavuruyoruz.Patatesleri küp küp doğrayıp kızartıyoruz, biberleri de... Domatesi de aynı şekilde doğradıktan sonra sırası ile kavurma , patates ve domatesleri güveçlere yerleştiriyoruz.Fırına vermeden üzerine yoğurt ile un karışımı bir bulamaç sürüyoruz ve rendelenmiş kaşar peyniri serpip üzeri kızarana dek pişiriyoruz. İki türlü de sunabilirsiniz. Ben çok sıcak yiyemediğim için bir tabağa ters çevirdim, ama Deniz güveçteyken yedi :)

LAHMACUN BÖREĞİ

Pazar kahvaltısına yapacak tarif düşünürken aklıma geldi.Tamamen benim uydurmam. Sabah sabah lahmacunumsu bir şey yenir mi demeyin. Adanalılar sabahları ciğerle kahvaltı yapmıyorlar mı? Göründüğü gibi ağır da değil üstelik. Ekmeği de yumuşacık oluyor, kahvaltıya farklı tarif arayanlar varsa denesinler :)

Malzemeler:
3-3 buçuk bardak kadar un
3 tane küp şeker
1 pk instant maya
1bardak ılık süt
1tk tuz

üzerine:
100gr kıyma
2 domates
1 soğan
1 tane biber
yarım tk pul biber , tuz
yarım yk biber salçası
birkaç dal maydanoz
yarım yk sıvıyağ
İçi için malzemeleri çok küçük, incecik,minicik :) doğrayıp karıştırıyoruz ve bir kenara alıyoruz.
Sütü ılıtıp içine şekeri atıyoruz. Kuru malzemeleri harmanlayıp sütü de ilave ederek hamuru yoğuruyoruz. 25 cm lik bir borcamı unlayarak hamurun kabarmasını beklemeden yayıyoruz. Üzerine lahmacun içini her yerini kaplayacak şekilde yayıp soğuk fırına koyuyoruz ve 180-190 derecede 30-35 dk pişiriyoruz. Fırın konumu ortanın bir altında olmalı çünkü borcamda piştiği için altının üstü ile aynı zamanda pişmesini istiyoruz. Afiyet olsun :)

DESENLİ KEK KURABİYESİ

Bu kurabiyeyi Deniz'in iş arkadaşının evine davete giderken yaptım. Elimiz boş gitmeyelim diye. Güzel bir de kutu yaptım elimin altındaki malzemelerle. Şöyle süslü püslü bir kurabiye olsun istedim. Bu tarifi de başka yerde bulamazsınız, bu da orijinal bir tariftir. Sara tadına bakınca bir şeye benzetti ama çıkaramadı. Desenleri oynanmaya çok müsait, yapması çok eğlenceli. Kurabiye gibi ama bir yanıyla da keki andırıyor. İlginç bir kurabiye oldu, belki size fikir verir :) Hatta kalanlardan da krep benzeri tatlı bir şey yaptım. Çok güzeldi tadı, bir ara aklıma gelirse bunu geliştirmeyi düşünüyorum.

3 yumurta
1 buçuk çay bardağı toz şeker
1 çimdik tuz
1 buçuk bardak un
1 yemek kaşığı kakao
1 kaşık ılık su
1-2 damla vanilya aroması
ve 1 çk portakal kabuğu

Yumurtaları cam bir kapta iyice çırpıyoruz ki köpük köpük olsunlar. Yeterince kabarınca içine bir fiske tuz atıp bir iki dk daha çırpıyoruz ve şekeri ekliyoruz. Şekerle de çırptıktan sonra vanilya aroması ve portakal kabuğu rendesi ekliyoruz ki kurabiyemizin hamuru hoş olsun.Unu ilave ettikten sonra mikserin düşük devrinde iyice karışana dek çırpıyoruz. Sonra hamurun birazını* ayırıp içine kakao ve bir yemek kaşığı su ekliyoruz. Bu kakaolu kısmı desen yapmak için kullanacağız.Yağlı kağıt serili bir fırın tepsisine beyaz hamurdan bir yemek kaşığı koyuyoruz. Aralıklı koymaya dikkat edin pişince dağılıyorlar. Bir krema sıkma torbası ya da çay kaşığının ucuyla siyah hamurdan beyazın üzerine desenli şekilde döküyoruz. 175 derecede 10-15 dk pişiriyoruz. Soğumadan yağlı kağıttan ayırmaya çalışmayın, dağılmasın.Afiyet olsun :)